Dimitris Pelkas: "Saha dışında aile olmak önemli"

Çok mutluyum. İlk maçımda galip geldik, gol attım, golle takıma katkıda bulunduğum için çok mutluyum. Tabi önemli olan takımın kazanmasıydı. Mutluyum, çünkü deplasmanda alınan güzel bir galibiyetti, çok önemliydi. Şu anda da önümüzdeki Trabzonspor maçına hazırlanıyoruz. Pantelis hoca ile de konuştuk, bu maçlar özellikle Türkiye'de çok önemli. O yüzden en iyi şekilde hazırlanmamız gerekiyor.

Çok kısa bir sürede takıma geldim ve milli aradan sonra perşembe gününden pazar gününe kadar takımla birlikteydim. Tabii ki bu, başlangıçta biraz sıkıntı yaratıyor. Çünkü oyuncuları tanımıyorsunuz, takımın nasıl olduğunu bilmiyorsunuz. Tabii ki de çok kaliteli arkadaşlarım var takımın içinde bana çok yardımcı oluyorlar. Ben, daha çok hocamızın benden ne istediğine odaklanmaya çalıştım. Sahada elimden gelenin en iyisini yaptım. Ancak takımda güzel bir kimya olduğunu gördüm. Daha da iyiye gideceğimize inanıyorum. En azından 1-2 ay içerisinde her şeye alıştıktan sonra ben ve takım için çok daha iyisinin olacağını görüyorum. İletişimin de düzeleceğine inanıyorum. Zamanla adaptasyon sürecini bu şekilde atlatacağımıza inanıyorum.

Gerçekten güzel bir grubumuz var, iyi insanlardan oluşan bir grup. En başından itibaren bunu hissediyorsunuz. Takım arkadaşlarım tabii ki bana yardımcı olacaktır. Saha içinde birlikte olmak önemli ama en önemlisi saha dışında bir aile olabilmek. En doğru olan bu. Bunu da en kısa zamanda atlatacağımıza inanıyorum. Çünkü arkadaşlık çok güzel, çok iyi şekilde ilerliyor. Daha da sıkılaşacağına inanıyorum.

Ne zaman gol atsanız moral motivasyonunuz çok yükseklerde oluyor. Ben golden sonra Ozan'a doğru koştum ve ona da teşekkür ettim. Sonuçta çok güzel bir orta kesti, asist yaptı Ozan. Ona da çok teşekkür ettim. Yeni gelen oyuncular için ilk maçlar önemlidir ve golle başladığınızda kendinize çok daha özgüven katarsınız. Takım arkadaşlarım da sanırım bundan memnunlardı. Çok mutluydum çünkü ilk maçımda takıma katkıda bulundum.

Ozan'ın bana seslenme şeklini duydum. Çok da hoşuma gitti aslında. Sonuçta biz oyuncular olarak maç içinde baskı altındayız ve sürekli oyun içindeyiz. Bazı şeyleri unutabiliriz. Ben de maça çıktığımda 3 gündür takımdaydım, ben de herkesin ismini hatırlayamadım tabii doğal olarak. Ozan'ın yaptığı da çok iyi bir şey. O baskı altında bir anda aklına böyle bir şey gelmesi ve beni çağırması güzel bir anektot aslında. Maç içinde duyamamıştım bunu.

Ben maçın her anını yaşayan, yüzde yüzümü veren bir karaktere sahibim oyun içinde. Bakıldığında orada skor  0-0'dı ve penaltı olması bizim avantajımıza olacaktı, galibiyete doğru bir adım atacaktık. Penaltı olduğunu da biliyordum aslında. Hakemin kararı sonrasında çok sevindim. Sosa da topun başına gelince aslında onun da golü atacağını biliyordum, emindim. Sosa gerçekten fantastik bir oyuncu. Çok büyük, tecrübeli bir oyuncu. Avrupa'da birçok kulüpte oynayan bir oyuncu. Tutkuyla oynadığım için bu yüzden böyle bir sevincim oldu.

Kariyerim boyunca sürekli bir sonraki maçı düşündüm. Uzak geleceği hiç düşünmedim. Tek tek maçlara bakarak ilerlememiz gerekiyor. Bir önceki maçlarda yaptığımız hatalardan ders çıkararak neyi daha iyi yapabilirize odaklanmamız gerekiyor. Şu an için pazara odaklanmalıyız. Şampiyonluk için alabileceğimiz en yüksek puanı almalıyız.

Ben de stadı full dolu şekilde görmek isterdim. Ancak pandemiden dolayı maalesef olmuyor. Stadı maalesef ben henüz göremedim sadece ofislerinde bulundum. Benim için de bir tecrübe olacak. Daha önce Fenerbahçe'ye gelmeden önce de stadın nasıl dolu olduğunu videolardan, internetten görmüştüm. Umarım en kısa sürede taraftarımızla bir araya geliriz.

Benim özel bir gol sevincim yok. Golü bana kim attırdıysa ona gidiyorum.

Taraftarlarımızı bir an önce stadımızda görmek istiyorum. Emin olsunlar ben maçlarda hatta antrenmanlarda da yüzde yüzümü her zaman vereceğim. Elimden gelen bütün gücümü vermek istiyorum. Şampiyonluk için mücadele edeceğiz, onları mutlu edeceğiz.