Olması gerekenler olmuyor, “Yok bu olmaz” dediğimiz şeyler de birer birer gerçekleşiyor.

Devletin yerel yönetimler ile elele verip, Covid-19 salgınıyla mücadele etmesini beklerken, kendimizi yine iki kamp arasında bulduk!

★★★

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğluPandeminin (salgının) merkezi İstanbul’dur. İstanbul’da sokağa çıkma yasağı ilan edilmelidir” sözünü söylerken, ona eşlik eden önlemleri açıklamlıydı, öyle de yaptı...

İBB yüzde 50 arttırmayı hedeflediği sosyal yardım bütçesini desteklemek için bağış hesabı açtı...

★★★

İçişleri Bakanlığı 30 Mart’ta valiliklere gönderdiği genelgede, bağış toplama yetkisi olmadığı gerekçesi ile İBB’nin hesaplarını dondurdu.

Yapılacak yardımların 2860 sayılı Yardım Toplama Kanunu hükümlerinin usul ve esasları çerçevesinde olması için doğrudan Cumhurbaşkanlığı’nca belli bir kuruma, kişiye, vakıf ve derneğe görev verilmesi veya yetkilendirme yapılması, yardımın kapsamına göre il valisinden izin alınması gerektiğini” belirtti...

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni öğreniyoruz!

★★★

İçişleri Bakanlığı’nın kararına karşı yargı yoluna gideceği bildirilen İmamoğlu, bağış yapmak isteyenlerin İBB hesaplarına para yatırılabileceğini duyurdu. İlgili yasa maddelerini sıraladı:

“5393 Sayılı Kanun’un 15. maddesi ve 59’uncu maddesi... 5216 Sayılı Kanun’un 18. maddesi gereğince belediyelerin ‘bağış alma yetkisi’ belediye başkanlarının ise ‘bağış kabul etme’ yetkisi bulunmaktadır.

★★★

Devlet, Covid-19’dan mağdur olanlara desteğin “Biz Bize Yeteriz Türkiyem” yardım kampanyası ile sağlanacağını ilan etti...

Biraz geç kalmış olabilir, ama ziyanı yok, telafi eder!

MESS üyelerine 500 milyon TL’lik destek paketi ilan etmiş bulunmuştu mesela...

Ankara zili çaldı...

Herkes bana dönsün...

TOBB bu çağrıya 10 milyon TL ile katıldı...

★★★

Devletin kampanyasına kamudan destek “maaş” lara kadar indi!

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca, imzalı duyurusunda şunları yazmış:

Yargıtay Başkanlığı adına bir hesap numarası açılmıştır... Sayın başkarımız, üyelerimiz, onursal başkan ve üyelerimiz, Yargıtay Cumhuriyet savcılarımız ve tetkik hakimlerimiz için alt sınır 1000 TL’den, personelimiz için 100 TL’den az olmamak üzere ilan edilen hesap numarasına 20 Nisan 2020 tarihine kadar yardımda bulunulması hususu saygıyla duyrulur.”

★★★

Tasarruf Mevduat Sigorta Fonu, yönettiği şirketler üzerinden 20 milyon TL bağışlıyor.  Oysa ki; TMSF şirketleri desteklesin, çalışanlar mağdur olmasın, vergi kaybı ortaya çıkmasın isteriz...

★★★

Ziraat Bankası her bir çalışanı adına toplam 62 milyon 300 TL bağışlıyor.

Ziraat Bankası’nın çiftçiyi desteklemesi gerekirken, sırtında özel sektör küfesi taşıyan devleti fonlamaya devam ediyor...

★★★

Biz Bize Yeteriz Türkiyem”, hükümetin yeni bütçesi...

Tek imza gerektiyor. TBMM’de bütçe onayına gerek yok, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda tartışmaya gerek yok.

★★★

Koronavirus salgınıyla mücadelede ilk kural WHO’nun da altını çizdiği “Test, test, test”...

Herkese...

Pozitif çıkanların temas içinde olduklarına da.

Ve pozitif vakaların evlerde karantinaya alınması.

Tahmin ettiğiniz gibi ikinci kural, sosyal izolasyon; evde kal! Devlet ne diyor: Para, para para.

★★★

Uzun zamandır sesi soluğu çıkmayan AKP kurucularından iş insanı Cüneyt Zapsu, devletin bağış seferberliğini savunan kamuya açık bir mektup yazdı.

Diyor ki: “Hükümet ya para toplayacak, ya para basacak.

Millet canının derdine düşmüş, kim korkar enflasyondan anladığı yok!