Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Berberoğlu... CHP Genel Merkezi’nin Rolü!

CHP İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'na ilişkin "devletin güvenliği, iç veya dış yararları bakımından niteliği itibariyle gizli kalması gereken bilgileri" ifşa suçundan Eylül 2018'de Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nce kesinleştirilen hükmün 1.5 yıl sonra ifası, siyasi zeminde tartışmaları alevlendirdi.
Peki, "O, 18 ay boyunca ne oldu?"
Ve "CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu bu resmin bir yerinde duruyor mu?"
Berberoğlu ile ilgili hukuki süreç, Eylül 2016'da başladı.
Hakkında fezleke bulunan farklı partilerden milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması için 20 Mayıs 2016 tarihinde anayasa değişikliği yapılmıştı. Anayasadaki dokunulmazlık teminatını kaldıran gelişmeleri CHP'nin inisiyatifi ve HDP'lilerin efelenmesi tetiklemişti.
İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Haziran 2017'de verdiği karar üzerine Berberoğlu tutuklandı.
Genel Başkan Kılıçdaroğlu ise görünürde "Adalet Yürüyüşü" adını verdiği, gerçekte kendisi ve Berberoğlu ile birlikte pek az ismin bildiği asli gerekçe ile Ankara'dan İstanbul'a yürüdü.
Bu süre boyunca İstanbul 14. Ağır Ceza, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi aşamaları geçildi ve suçun vasfı ile cezanın süresi değişti.
Haziran 2018'deki seçimlerde Berberoğlu yeniden milletvekili seçildi.
Berberoğlu'nun avukatları yargılamanın durdurulmasını talep etti.
Yargıçlar, dokunulmazlıkların TBMM'de özel bir oylama ile kaldırılmadığını, 20 Mayıs 2016 tarihine kadar olan dosyalar kapsamında yargılama yapılabilmesi için anayasa değişikliğinin gerçekleştiğini belirtti. Yargılamanın kesilemeyeceğini söyledi.
25 Eylül 2018'de açıklanan Yargıtay 16. Ceza Dairesi'nin gerekçeli kararı ile Berberoğlu'nun 5 yıl 10 ay hapis cezası onandı. Milletvekilliği sona erinceye kadar infazı durduruldu ve Berberoğlu tahliye edildi.
Anayasa'nın 84. Maddesine göre kesinleşmiş hükmün TBMM'ye bildirilmesi, yani Genel Kurul'da okunarak, Berberoğlu ve benzer durumdaki vekillerin üyeliklerinin otomatik olarak düşmesi söz konusu idi.
2018'de TBMM Başkanlığı koltuğunda oturan Binali Yıldırım, Kasım 2018'de Meclis'e ulaşan Yargıtay'ın gerekçeli kararını Genel Kurul'da okutmayıp bekletmeyi tercih etti.
2019 yılına gelindiğinde Meclis Başkanı'nın değişmesi ile birlikte, kesinlemiş yargı kararının TBMM'ye bildirilmesi, yani anayasal işlemin tamamlanması talepleri bir kez daha gündeme geldi.
2019 yerel seçimleri, İstanbul'da yenilenen seçimler derken, o yılın sonbaharına erişildi. O günkü siyasi iklimde ve seçim atmosferi içinde, konu "beklemeye alındı."
2020 yılı başında ise nihai yargı kararının TBMM'de okunarak, hükümlü vekillerin üyeliklerinin düşmesi hususu yine konuşuldu. Bu sırada, yargı reformu strateji belgesi ilan edildiği için "lehte maddeler olabilir" düşüncesiyle yine erteleme eğilimi oluştu. Nitekim dünkü geçici tahliyeyi de bu yönde yorumlamak mümkün.
Araya pandemi günleri girdi. Meclis birkaç hafta çalışıp faaliyetine ara verdi. Yeni normalin ilk yasama haftasında da yargı kararının okunması ile üyelikler otomatikman düştü.
Özetle...
Meselenin hukuki tarafı itibariyle Anayasa Mahkemesi'nin, bireysel başvurusu bağlamında Berberoğlu için "milletvekili seçilmesinden dolayı yargılama durdurulmalı idi!" yönünde karar vermesi beklentisi hakim.
Ama işin siyasi yanı itibariyle, firari Can Dündar'ın yayınladığı gizli MİT tırları belgelerini temin ettiğini belirttiği solcu milletvekili olarak Berberoğlu gösterildiğine göre, Berberoğlu'na o belgeleri veren Genel Merkez'de daha üst bir makam olup olmadığını bilmek de kamuoyunun hakkı!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA