Gündem

Hrant Dink'in katledilişinin 14. yılı; "'Böyle bir şey bir daha yaşanmaz' demek çok zor; Türkiye bundan ders çıkaramadı"

18 Ocak 2021 11:56

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesinin üzerinden 14 yıl geçti. Davayı yakından takip eden Hrant'ın Arkadaşları grubundan Bülent Aydın, “14 yıldır bu davanın peşini bırakmayanların “Hrant için adalet için” sloganı bugün de güncelliğini koruyor. Bu dava bu haliyle sona erdiğinde de önemli eksiklikler içeriyor olacak. Çünkü cinayete giden süreç bu davada yok” derken, Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yetvart Danzikyan, bugün Türkiye’de herkes her şekilde hedef gösterilirken ‘böyle bir şey bir daha yaşanmaz’ demenin çok zor olduğunu söyledi. Danzikyan, "Türkiye bu cinayetten ders çıkaramadı" dedi.

14. yılını geride bırakan Dink davasını yakından takip eden ‘Hrant’ın Arkadaşları’ grubundan Bülent Aydın ve Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Yetvart Danzikyan Duvar'dan Salih Gergerlioğlu'na konuştu. 

"Cinayete giden süreç bu davada yok"

Aydın, 14 yıldır davanın peşini bırakmayanların 'Hrant için adalet için' sloganının bugün de güncelliğini koruduğunu belirterek, "Bu dava bu haliyle sona erdiğinde de önemli eksiklikler içeriyor olacak. Çünkü cinayete giden süreç bu davada yok. Bir bütünlük sağlanması için müdahil tarafın soruşturmanın bu yönde genişletilmesi talepleri karşılık bulmadı. Dink ailesi avukatlarının soruşturulmasını istediği bazı kişilerin mahkemeye çıkarılması mümkün olmadı. Hatta bazı tanıklar bile, örneğin Hrant Dink’i İstanbul Valiliği'ne çağırıp tehdit eden MİT görevlilerinin dinlenilmesi dahi mümkün olmadı. Mahkeme bu konuda kararlar almasına rağmen MİT’ten bir yanıt gelmedi ve mahkeme de kararını geri aldı" dedi. 

"Cinayet hazırlığından ilk haberi olan kişiler tutuklandı"

Dava sürecine ilişkin konuşan Aydın, "Çoğunluğu kamu görevlisi, jandarma ve emniyet istihbarat elemanlarından oluşan 7’si tutuklu, 13 firari, 76 sanıklı Hrant Dink cinayeti davasının 122. duruşması 15 Ocak Cuma günü yapıldı. Hrant Dink’in katledilişinin 14. yıldönümünden hemen sonra, 20 ve 22 Ocak’ta mahkemenin planladığı duruşmalarla sanıkların savcılık mütalaasına karşı beyan ve son savunmaları tamamlanmış olacak. Müdahil tarafın yani Dink ailesi avukatlarının mütalaaya karşı beyanları en son alınacak. Sonra dava karara kalmış olacak. Mütalaa verildikten sonra Trabzon Jandarma istihbarat görevlileri Veysel Şahin, Volkan Şahin ve Okan Şimşek tutuklandı. Bunlar cinayet hazırlığından ilk haberi olan kişiler. Yöneltilen suçlama ve sanıkların daha önceki tutukluluk süresi değerlendirilip, adli kontrol tedbirlerinin yeterli olmayacağına karar verdi mahkeme. Davanın seyrini etkileyecek bir durum değil ama bu kişiler henüz mahkemede son sözlerini söylemediler" açıklamasını yaptı.

Danzikyan: Devletin de içinde olduğu bir organizasyondan bahsediyoruz

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Danzikyan da, Dink'in öldürülmesinin sadece nefret suçuyla değerlendirilemeyeceğini söyleyerek, "Çünkü devletin de içinde olduğu bir organizasyondan bahsediyoruz" dedi. 

Danzikyan şöyle devam etti:

"76 sanıklı, kamu görevlilerinin yargılandığı bir dava var. Hiçbir siyasi cinayette bu kadar kamu görevlisi yargılanmadı bugüne kadar. Hatırlanacaktır, Hrant Dink, Sabiha Gökçen’in bir ‘Ermeni yetimi’ olabileceğiyle ilgili bir yazı yazmıştı. Bu yazının yayımlanması üzerine Genelkurmay Başkanlığı’ndan çok sert bir bildiri yayımlandı. Bu bildiriden bir gün sonra ülkücü gruplar Agos’un önünde gösteri yapmaya başladılar. Geriye dönüldü ve Hrant Dink’in daha eskiden yazdığı bir yazıda, -malum yazıdan bahsediyorum- suç unsuru araştırıldı, bununla ilgili davalar başladı ve bu davalarda Hrant Dink yargılanırken milliyetçi ülkücü gruplar duruşma kapılarında Hrant Dink’i hedef haline getiren gösteriler yaptılar. Böyle bir iklim bilinçli olarak yaratıldı. Dolayısıyla evet bir nefret söylemi suçu da vardı ama meseleyi sadece bununla açıklamak biraz eksik kalır. Sorunun ikinci kısmına gelecek olursak, 'bu bir daha asla yaşanmaz' demek çok zor, biz her gün Türkiye’de hedef gösteriliyoruz, çoğunlukla devlet tarafından. Daha yeni Canan Kaftancıoğlu için terörist dendi. Yani Türkiye’de herkes her şekilde hedef gösterilirken ‘böyle bir şey bir daha yaşanmaz’ demek çok zor, Türkiye bundan ders çıkaramadı çünkü."

Söyleşinin tamamını okumak için tıklayın.